Sevgili Hala Yokluk,
Ne yazcağımı bilmiyorum artık.Elimde kalem,kütüphanede oturmuş birşeyler karalamaya çabalıyorum.
O kadar eksik hissediyorum ki...
Klimanın sesi huzur veriyor.Ritmik ve düzenli bir ses olduğundan olsa gerek.
Bugün yani yarınki bugün davranış bilimleri dersi hocamız bir masal anlatıp soru sordu sana onu anlatıcam.Aslında özetle geçicem.
Uçurumun kenarındasın sevdiğin insanı kurtarmak için uçurumu atlaman gerek.Ama düşersen ölürsün.Atlar mısın?dedi.Hayır dedim.Hayır çünkü kimse için değmez.Senin için bile.Bunu farkettim.Bunu gösterdin.Bunu anlamamı sağladın.
Kimse kendinden çok kimseyi sevmemeliymiş.Bunu gördüm.Kim olursa olsun,mükemmel bile zannetsen değmezmiş.
Ayın 11inde yalnız olucam muhtemelen.Gelmiyceksin çünkü.Gelme zaten.Gelipte toparlanmaya başladığım her şeyi mahvetme.Eskiden daha zor gelirdi bu ayrılık bu uzaklaşma.Şimdi daha umursamaz,daha tepkisizim...
Daha az canım acımıyor.Yine birileri kalbimi yumrukluyor.Yine ağlayamamaktan gözlerim yanıyor.Sen daha çok canımı yakıyorsun,daha da parçalıyorsun.Daha da toplanamaz hale getiriyorsun.
Ama bunu da atlatıcam.Sandığından daha güçlüyüm.Ama daha acımasız olucam.Daha pislik,daha çok aşağılayan,daha çok kendini üstün gören,daha çok yalnız.Keşke hiç değişmeseydim.Beni sevenler böyle sevmezdi.Ama benden korkarlardı.Bu güzel olurdu.
Kütüphane çok soğuk,üşüdüm.O yüzden dışarı çıkıp bir sigara daha yakıcam.Gelmedin,umursamadın ama o beni umursuyor.Başımı döndürüyor.
Evet kendim için değil,senin için bırakmıştım sigarayı kızsan da durum böyle...
Seni çok özlüyorum.Sana çok kırıldım.Ama bu seni sevmemi engellemiyor lanet olsun ki!
V.
21.09.2010 için...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
çok mantıklı