24 Kasım 2010 Çarşamba

Kişiliksiz'e Mektuplar 6

(İzmir Güncesi-Burada plakalar 35)



Sevgili Kahramanım,

Arabayla yapılan uzun yolculukları sevmiyorum.En azından yalnızsam.Tüm yol seninle konuştuk zaten ama yine de çok yorucu olması sevmemem için bir sebep.



Sabah yada gece mektup işini hallettikten sonra uyudum ve rüyamda seni gördüm.Bugün anlatıcaktım ama komünikasyon sorunumuz var biliyorsun.O yüzden mektubuma yazıyorum.Çünkü anlatmamı istemedin.



Simsiyah bir oda düşün. Önümde sırtüstü gözlerin kapalı yatıyorsun.Yerdeyiz.Yüzüm yüzüne paralel olcak şekilde üstüne eğiliyorum.Çok kısık bir sesle ''Gözlerini aç '' diye fısıldıyorum.Ellerim yüzünde ve gözlerini açınca gülümsüyorum.Ve sonra uyanıyorum.Tıpkı izlediğimiz 'Pretty Woman'' filmi gibi.Aşık olmadığım kimseyle öpüşmüyorum.



Merak ediyorum da bu mektupları okuyabilcek misin?Günden güne inancımı kaybetmeye başladım İstanbul konusunda.Bunun sebebi kontrolüm dışı engeller olması aslında.Bazen de benim...Gerçekten gitmek istediğimden emin değilim.Hele son iki gündür.Bana karşı tutumun geçmişindekilerle birlikte değişiyor.Ne istediğini bildiğini sanmıyorum.O yüzden bazı şeyleri riske atmaya korkuyorum.Ve senin kararsızlığınla mantıklı davranıp gitmekten vazgeçme isteğim doğuyor.Niye gideceksin ki ? sorusunun cevabının olmaması yada bir hiç uğruna mı ? yada hala geçmişinin yönlendirdiği bir adam için mi ? olması hatta bu cevapların olma ihtimali bile beni caydırıyor.



Ve iki gün öncesine kadar yokluğunu hissetmek beni korkutuyorken şimdi ne hissettiğimi bilmiyorum.Gerçekten sen olmazsan olmaz mıyım ? diyorum kendime ve cevap vermek istemiyorum.Çünkü ''Olamam'' demek istesem de aklımdan ''Ben ne dağları aştım bir yokuş mu koycak kızım V.'' diyorum.Bilmiyorum. Seni seviyor muyum ?



V.

02.09.2010 Saat 22:50

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

çok mantıklı