29 Kasım 2009 Pazar

Bazen Ben Bile Ne Dediğimi Anlamıyorum

Şimdi size ne demek istediğimi nasıl anlatcağımı sabah yüzümü yıkarken düşündüm
Öyle oturupta Saatlerce kafa patlatmadım
Zaten öyle oturup saatlerce de düşünmem
Şimdi '' Sanat'' kelimesine acayip tavım.
İnanarak söyleyince olucak olan bir dua gibi geliyor.
Böyle sınırlanırını çizmişiz ,kısıtlamışız o kadar sahte ve manasız buluyorum ki
Sanatta bile özgürlük yok
Herkes sizin adınıza karar veriyor
Duygularınızı isimlendiriyor
Ve hooop sizi bir kategoriye sokuyorlar.
Evet hmmm sen sürrealistsin.
Yok ebenin nikahı !
Sonra gel de kendini geliştir.
Azizim imkansız bir durum bu gelişme işi
Hele ki sınıflandırmayı kargaşadan korumak için yapılıyorsa
Ve sana sen işte busun deniyor ve senin bundan başka bişey yapamazmışsın gibi davranılıyorsa
Çook yazık be
Varolan potansiyelin kısıtlanması çok acımasızca
Bir de şu korsan zımbırtısı var
Zaten çok kitap okuyan yada film izleyen sayısı çok az
Ee sen bir de gelip bunu uç noktalarda fiyatlarda satarsan
Adam ancak ayda bir kitap alır yada ayda bir film izler
Tabi napıyor okumaya yada izlemeye aç insan
Korsana başvuruyor.
Hakkıdır da.
Normalde korsanı savunmam
Ama ciddi anlamda bütün aylık bütçemi kitaplara yatırıyordum
Artık korsan kitap satan bir yer buldum
İki kitap alıosun 3.sünü adam promosyon olarak veriyor.
Yok sahaflara git vırt zırt dediğiniz duyar gibiyimde
Güncel kitapları sahafların neresinde bulcan tanrı aşkına
Film içinde öyle D&R'a gidiyorsunuz şu var mı yok şu var mı yok
Abi nerden bulcam
Çok eski onlar bulamazsın
Ama korsan da var listeyi veriyorsun ertesi güne hepsi paketlenmiş makul bir fiyata elinde oluyor.
Buraya gene nerden geldik ya
Ben sanatı tek bir kelimeyle kısıtlamayı sevmiyorum
Da Vinci gibi hem sanat hem bilim de en iyisi olabiliriz
Ben sayısal okuyorum diye estetik kaygı gütmiyceğim anlamına mı geliyor
Asla!
Ve o sanat eleştirmenlerinin taaaa ...
Kendi zevklerine göre oluşturdukları kurallara göre bir insanın emeğini eleştiriyorlar
Hani zevkler ve renkler tartışılmazdı al buyur ebesini siktiniz ama sanat denen meretin
Neyse ya zaten birileri çıkmış doğru olan budur ben tanrıyım her boku bilirim diyor
Biz de inanıyoruz
Ne anarşistlik yaratıyorum ki
Bu yazıyı okuduktan sonra sıradan ve kısıtlanmış yaşamlarımıza geri dönebiliriz...


Not: Kırmızı ojelere çok uyuzum tam manikürden çıkıyorsunuz eve gelip ellerinizi yıkıyorsunuz ilk sürüldüğündeki canlılık gitmiş mal gibi bişi olmuş.

Son not: Bitişte Wallis Bird: Blossoms in the Street

Yeminle son not: o portre kendi eserim kimya çalışırken defterime karaladığım birisi kendisi telefonumun ekranında yer alcak kadar özel fakat gel gör ki tanışmıyoruz ahh ahh ben gidip geometri çalışyıım en iyisi

2 yorum:

  1. ben kitapları kiralıyorum.biraz klişe biraz da eski moda biliyorum ama insanların izlerini taşıyan ,kullanılmış malzemeleri seviyorum.bu yüzden eski kitaplara olan düşkünlüğüm fazla.aslında sahaflarda çok da eski kitaplar olmuyor.isteğe bağlı olarak yeni kitapları da getiriyorlar bildiğim kadarıyla.

    YanıtlaSil
  2. öncelikle yorumun için teşekkür ederim (:
    ben eski olan hiçbirşeye dokunamıyorum öyle bir hijyen hastalığım var sadece kitaplar için geçerli ama bu eşya takıntısı şöyle ki; kütüphaneden kitap aldım ama sayfaya dokunduğum an ellerim yanmaya başlıyor psikolojik ama öyle yani (: ve sahaflarda yeni kitapların getirtilmesi var ama gene bahsettiğim gibi çok uçuk fiyatlar (:

    YanıtlaSil

çok mantıklı