30 Kasım 2009 Pazartesi

Zamanımızın Bir Kahramanı


Lermontov'un 27 yıllık ömründe sahip olduğu üne kavuşturan ve sadece sahip olduğu tek kitap.
Geçen gün elime geçti.
19.Yüzyılda yazılmış olmasına rağmen, günümüz insanını o kadar güzel yansıtmış ki hayretle okuyorsunuz.
Kahramanımız Peçorin, insanlara yabancı duran,hiç kimseyi sevmeyen, yalnız ve acımasız bir adam.
Kendisi tam bir orospu çocuğu olmakla birlikte kadınları aldırmaz tavırlarıyla kendine bağlıyor, sonra da onları duygusuzca bırakıveriyor.
Sanki hayattan ve aşktan intikam almaya çalışıyor.
Nedense edindiğim tecrübelere dayanarak eski sevgilimin de aynı buna benzediğini farkettim.

B. diye bir kıza aşıktı onun deyimiyle aşıktım o kız buna yüz vermeyince herifte takıntı haline gelmişti.
Onu geçtim ailesinin ilişki durumu çok karışıktı. Annesi ve babası ayrıydı, babası sahip olduğu dershanenin psikoloji öğretmenini metresi yapmıştı ve aynı evde birlikte yaşıyorlardı baba-oğul ve kutsal metres.Ayrıca aldığım duyumlara göre bu metres teyze okulda bir başka öğretmenle de ilişkisi vardı.
Kısacası hem aşk hem aile hayatı berbattı.
Genelde benim aşık olduğum herkes aşağı yukarı böyledir.
Tüm sorunlu kişiliklere aşık olurum.
Yalnız bu aşkın acımadan kaynaklı olduğunu çok sonraları farkederim.
Genelde verilen tepki de şudur '' sen kendine acı kızım hayret bişi'
Acırım lan nolcak sanki hadi acıdım mutlu olcaksan yaptım

Peh neyse işte bu Peçorininde hoşlandığı bir kadın var
Ama hatun bir kontla evli tabi pek sık buluşamıyorlar falan filan.
Beni en çok etkileyen en yakın arkadaşının prensese aşık olması
ve Peçorinin prensesi kendisine aşık etmesi etkiledi .
Prensesle at gezisindelerken, Prenses Peçorin'e
-Sizi sevdiğimi ilk olarak benim söylememi mi istiyorsunuz? demişti
Peçorin ise:
-Hayır,söylemeyin. demişti ve kız kıpkırımızı kesilip ordan kaçmıştı.

Peçorin her böyle yaptığında aşktan intikamını alıyordu kendince.
Hayatla dalga geçtiğini sanıyordu.
Ama gün geçtikçe yalnızlaşıyordu...

Günümüzdeki çoğu erkek ve kadın böyle
Bütün güzel kadınlar böyledir.
Kendisine hayran olmayan erkeklere tahammül edemez.
Onu elde etmek için uğraşır.
Eh bu durumda da kaçan kovalanır sözü mantığımıza yatmaya başlar.
Aslında kadın tahammül falan edemediğinden değil
Vitrinine gelmeyen tek erkek olduğu için takıntı haline getirir.
Kadınlar güzellikleriyle değil zekalarıyla ortaya çıkmayı daha çok severler.
Erkekler azcık akıllı olsalardı bir kadını tavlamak için onun güzelliğine değil zekasına övgülerde bulunurlardı.


Eh kaç yüzyıl geçmiş romandaki kahramanlar değişmemiş.
Ne diyim lan yazık valla üzüldüm şimdi.

not:bitişte dengesiz herifler-sebep

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

çok mantıklı