28 Aralık 2009 Pazartesi

Büyüdük Ama Değişmedik, Sadece Oyuncaklarımız Değişti

Ben gene aynı bokluğa geri dönüşlerdeyim. Ne yapıyorsun gene Voodoo? dersen. Demezsen ölümü öp yani. Dedin farzediyorum.Yine umut kapılarımı sonuna kadar açtım ve tarota başladım. Abi çıkıyor ya kendime bakıyorum falan ama çıkıyor işte. Daha öncede sırf bu baktıklarımın gerçekleştiğinden bırakmıştım zaten. Mesele o değil. Ben istemedikçe çıkan o prense kızgınım , Aşıklar ve kader çarkına kızgınım. Her açtığımda aynı kart gelmesine kızgınım.İstemiyorum ciddi ilişki istemiyorum aşık olmak. Fondaki ses ''Aşktan kaçış yok''. Sikeyim kaçışını o zaman. Ölsem de söylemem onu sevdiğimi olur biter hadi bakalım.Zaten ben niye söylüyorum o söylesin artık. Eski sevgilime ben söylemiştim. Daha ilk kez konuşcaz ilk cümlem
'' Naber ya. Ben sana aşık oldum biliyor musun ?'' Çocuk zaten şok geçirdi ''Oha ?'' demekten başka bişi diyemedi çünkü sevmiyordu xD. Sonra zaten biz direk Athena konserinde falan gitmiştik öyle yani.

O yüzden anladım ki benim sevdiğim değil, beni seven. Bu da yalanın daniskası. Öyle olsa şu anda ben 50 kişiyle falan çıkardım. Oha. Bu kadar değil ama bu sayıya yakın bişi diyelim.(:P)Abi yok yani bir laf var hatta '' Bir kadın ya d sever ya da nefret eder; ortası yoktur. ''– Pubillius Syrus amcam çok doğru demiş. Sevmeyince olmuyor yani ne yaparsan yap olamıyoruz.

Bir de kadınlar cidden gölge gibi. Kovalarsan yakalanmaz. Kaçarsan da peşinden gelir. Yani mesela O kaçtığı için gidiyorum peşinden. Elde etsem iki günde sıkılcağıma eminim. Hala içimde bir çocuk var sadece oyuncakları değişti. Elde edip sıkılıyor. Yenisini istiyor.Ama mesela bu kadar koşturmasaydı emin ol ki intikam almak için terkedip gitmezdim. Eski sevgilimi hiç aldatmadım. Gerçekten değer veriyordum. Ki ona verdiğim değerleri kendime versem şu an Hugh Grantla evlenirdim.

Bir de son zamanlarda depresyon nedeniyle çok dramatik böyle bir melankoli bir yalnızım triplerindeydim. Ahmedim olmasa yemin ederim gülemiyceğim efendim. Dün gece sabaha kadar çene çalmaktan geç yattım 4 falandı yani ben zaten 6da kalkıp sınava gitmem gerek. Az daha geç kalıyordum yani Ahmedim uğruna. Bu hayatta beni eğlendirebilen nadir kişiliklerden. Aslında nadir demiyelim herkes eğlendirebilir ama sorgulamadan. Mesela hiç sormuyor o hep kendisi anlatıyor ben yarılıyorum huhaaaa puhaaaaaaaaaaaaaa hahahahaaaaaaaaa ayy çatlıycam falan oluyorum. Böyle arkadaşlarını anlatıyor. Ki arkadaşlarını tanıdığım için az çok bende dalga geçiyorum . Sonra benim başıma gelenleri anlatıyorum falan.En ufak cümleme dikkat ediyor. Dün ''kasığında''diyceğime ''Kasıklarında'' dedim saatlerce dalga geçti. Sayılamıycak kadar çok kasığım varda falan diye. Normalde biri sizle dalga geçse gıcık olursunuz ya Ahmed geçince olmuyorum işte.Çünkü aşağılamıyor yani aşağılıyorda sadece şakasına ciddiyet yok. Bende gülüyorum kendi saçmalamalarıma xD (Yiğit bunu okuyamıyor :P)

Ya seneye Mimar Sinana gidiyorum. Bilmiyorum ama gidicem yani. Rektörcüğüm Rahmi amcaya mail attım seneye öğrencinizim ve önümüzdeki 7 senede öyle olmayı planlıyorum diye. Artık almazlar o mailden sonra herhalde xD Ahmedimde orda ama o Beşiktaştaki kampüsteymiş bende ne hayallerle gidiyordum. Güya üst sınıftan birini tanıyorum diye hava atıcaktım. Ezikliycektim bizimkileri. Sonrada 'nihahhahah' diye gülcektim falan. Hatta hayallerim vardı. Ben saçlarımı savura savura (ama postijli olur herhalde savurmam için) okulun bahçesinden gircektim. Şıp şıp topuklularımla. Koskoca kampüste Ahmedi bulup (ki kesin kapıdadır :P) ''Aaaaa Ahmedim''diye çığlık atıp boyununa atlıycaktım. Sonra adım Gossip Girl falan olurdu. Ki ben dedikoduya katiyen karşıyım. O yüzden burda yazıyorum içimi. Tanımıyorum kimseyi ohh mis xD


Neyse ya çenem düştü görüşürüz xD


Not: Gittiğin için özür diliyceksin Sen !!
">

2 yorum:

  1. Mimar sinan. inşallah olur. Gidersin.

    YanıtlaSil
  2. yorumun için teşekkür ederim (:

    umarım olur (: tabi ben buralarda dolaştıkça zor ama (:

    YanıtlaSil

çok mantıklı